Değirmen suyu: Köyümüzün sınırları içerisinde kaynağından çıkan değirmen suyu dediğimiz bu su köye yaklaşık olarak üç kilometre uzaklıkta ve eskiden de değirmeni çevirmek için kullanılıyormuş. Mezarlık yolunun devamında olan bu suyun akış yönü de yolun diklemesinedir. Yolun bir kısmı sular altında kalıyor. Bu yolun devamı ise yaylalara gidiyor. Değirmen suyu yazın dahi bolca su taşıyor. Ayrıca bu su Suluova'ya da içme suyu olarak gidiyor. Bu suyun tam yanında bir düzlük bulunuyor. Bu düzlüğün manzarası da tamamen açık olduğu için burada piknik yapmadan,
Köyümüzün yaylası: Köyümüze yaklaşık olarak dört kilometre uzaklıkta olan yaylamız Akdağ'ın eteklerinde bulunuyor. Önü tamamen açık, manzarası şahane olan yaylamızda yazın birkaç aile konaklıyor. Tamamen yemyeşil çimlerden oluşan yaylamızın ön kısmında ise çam ormanları başlıyor. Yayla havasının açık bir şekilde hissedildiği yaylamız sizi kendine hayran bırakacaktır. Bu yaylamıza gitmeden,
Köyümüzün meşhur suyu: Akdağ'ın etekerindeki köyümüzün suyu da hakikakaten herkesi kendisine hayran bırakıyor. Köyümüzün suyu insanlara sağlıklı bir yaşam sağlıyor. Yaylamızdan doğup gelen suyumuz yazın dahi buz gibi oluyor. Köy camisinin alt tarafında kalan kaynak su ise yazları soğuk, kışları ise sıcak olmasıyla meşhur. Köyümüzde ikisi Suluova tarafından girişte, biri köy merkezinde, ikisi de değirmen suyunun yolu üzerinde ve değirmen suyu yanında olmak üzere beş tane su oluğu bulunuyor. Bu meşhur suyumuzdan içmeden,
Mezarlığımızda bulunan türbe: Köyümüze sadece bir kilometre kadar uzaklıkta olan mezarlığımızın içerisinde bir türbe bulunuyor. Bu türbe hakkında köylülerin söylemlerinden başka kesin bir bilgi bulunmuyor. Köyümüze gelmişken bu Zaat-ı Muhterem'e de bir Fatiha göndermeden,
Köyün meşhur misket elması, armutu, alıç meyvesi, cevizi, kuşburnusu ve yabani fındığı: Köyümüze ağustos,eylül döneminde geldiyseniz tamamen doğal olarak yetişen meşhur misket elmamızdan kesinlikle yemelisiniz. Misket elmasının özelliği ise enine kesildiğinde ortasında yıldız oluşması, içinin beyaz renkte olması ve çok parlak bir yüzeyinin olması. Köyün genelinde olan elma ağaçları bu dönemde kırmızı kırmızı elmalarıyla ayrı bir görünüm sergiler. Ayrıca yine bu dönemde armutlarda dallarındaki yerlerini alır. Yine doğal bir şekilde yetişen armutlar ise tadıyla dikkat çekiyor. Şifalarıyla ünlü alıç meyvesi ise köyün dış kesiminde doğal olarak bolca yetişiyor. Eylül ayında bolca bulunacak alıçtan da tatmanız yararlı olacaktır. Ceviz mevsimi geldiğinde de köylü halkı cevizleri dökme heyecanı sarıyor. Taze cevizin tadı da, yararları da insana "ye beni" diyor. Kuşburnu mevsimi de eylül ayında başlıyor. Bu şifalı bitkinin meyvesi de, yaprağı da çoğu hastalığa deva oluyor. Temmuz, ağustos aylarında ise yabani olarak yetişen fındığı yemeden,
Bir kısmı köyümüzün sınırları içinde kalan Derinöz Barajı: Köyümüzün kuzeyinde, patika yoldan beş, altı kilometre kadar uzaklıkta Derebaşalan köyünün yakınında kurulan Derinöz barajı da görülesi yerlerden. Bu barajın yanında piknik yapmak için de piknik alanı bulunnuyor. Dağların ve ağaçların arasında kalan bu doğa harikası sizi yanında bir piknik yapmaya davet ediyor. Burada da bir piknik yapmadan,
Suluova'nın en çok tercih edilen av bölgesi: Köyümüz av döneminde avcıların en çok uğradıkları yerdir. Suluova'nın en yüksek köyü olması itibariyle yabani hayvanlar sık sık köye iniyor. Özellikle kışın aç kalan kurt, tilki ve domuz gibi hayvanlar köye gelebiliyor. Amasya'dan ve Suluova'dan av yapmak isteyen avcılar köy sınırlarımız içerisinde domuz, tavşan, kurt ve tilki avı yapıyor. Eğer av meraklısıysanız köyümüzde de av yapmadan,
Akdağ Köylüleri Şenliği: Her yıl haziran ayında olan Akdağlılar Derneğinin düzenlemiş olduğu şenlik Akdağ köylerinin mensuplarını ağırlıyor. Köyümüzün sınırları içerisindeki Çilce Yaylasında gerçekleşen şenlikte uzun süredir birbirini göremeyen arkadaşlar buluşuyor. Şenlikte güreşler, çalgı ve türküler, halat çekme gibi birçok aktivite yer alıyor. Yoğun bir kalabalığın yaşandığı Çilce yaylasının ise bir kısmı düzlük çayır ve bir kısmı ağaçlık şeklinde. Ön manzarası tamamen açık olan şenlik alanında vatandaşlar da piknik yapıyor. Kültürel zenginliğin en iyi şekilde hissedildiği bu şenliğimize konuk olmadan,
Köyümüzün sıcacık insanı ve evleri: Ayrıca köye gitmişken bir köy evine misafir olmadan da olmaz. Tarihi sayılabilecek bu evlere misafir olup köyümüzün sıcak insanlarıyla tanışma imkanı bulun. Geneli ahşap ve taştan olan evler ufak camlarıyla ve genelde iki kat olmalarıyla dikkat çekiyor. Bu evlerde semaverde demlenen çayı kırtlama içme zevkine varmadan köyümüzden ayrılmayın.
Köyün köpekleri: Son olarak ise bu zevkli köy
gezinizde köydeki köpeklere dikkat edin, geceleri yanınızda bir köylü olmadan köyde dolaşmayın. Köpekler; köy halkından olmayan, yabancı gördükleri kişilerden köylerini korumaya çalışıyorlar. Zararlı gibi gözükse de yabani hayvanlardan köyü korudukları da bir kesin.
|